«Musiki kaideleri bestekârların eserlerinden çıkar. Kaidelere göre beste yapmak aynı şeyin tekrarı demektir.»

«Özgür olmayan bir sanatçı yaratıcı olamaz! Yaratamayan bir sanatçı da sanatçı sayılmaz. Hiç elleri bağlı bir ressam düşünebilir miyiz?»

Yukarıdaki sözlerin sahibi olan İsmet Nedim (Saatçi) «O Zamanlar»ın üzerine en konuşulan sanatçılarından biridir. Bazılarınca, afaroz edilen İsmet Nedim, bazıları tarafından da çok sevimiştir. Her «devrimci» «yenilikçi», önce, «yenileştirmeye» başladığı şeylerin, muhafazakralrı tarafından şiddetli eleştirilir. Hatta bu eleştiri olmaktan öteye giderek, bir linç haline dönüşür. Belki de, bu linçi fazlasıyla yaşamıştır İsmet Nedim. Bütün bunlara rağmen, hala birçoğumuzun diline pelesenk olmuş yüzlerce şarkısı vardır. Yaptığı işi sevip sevmemek ayrı bişeydir, ama cesareti, müzik konusunda bilgisi, yürekliliği takdire şayandır.

24 Mart 1937 Samsun da doğan (Aynı zamanda aynı kentliyizdir)İsmet Nedim Saatçi, Kadriye Hanım ile Nedim Saatçi’nin iki erkek çoçuklarının küçüğüdür. Müzisyen bir ailenin çocuğu olan İsmet Nedim, çok küçük yaşda muziğiye, dedesinin ve babasının çaldığı kanun ve amcasının çaldığı keman sesleri ile tanışmıştır.

Samsun Fazılkadı İlkokulun da öğretim hayatına başlayan İsmet Saatçi; iki yıl ortaokula devam etmiş, sonra «Samsun Erkek Sanat Enstitüsü Tesviye - Torna - Teknik Resim Bölümü» nü «Pekiyi» derece ile bitirdikden sonra Yıldız Teknik Okulu Mühendislik Bölümü’ne devam etmiştir. Aynı yıllarda İstanbul Belediye Konservatuarına da devam eden İsmet Saatçi, Yıldız Teknik Okulu üçünçü sınıfından devamsızlık nedeniyle okuldan uzaklaştırılmıştır. İstanbul Konservatuar’ın dan 1956 yılında mezun olduktan sonra Ankara’ya gelerek; büyük batı müsikîsi üstatları Halil Bedii Yönetken, Muammer Sun ve Kemâl İlerici’den özel dersler almaya başlamış. Üç yıl boyunca Batı Müziğinin, Sol - Do - Fa Anahtarlarını okumasını ve nazariyat bilgilerini öğrenmiştir. Müziği Konservartuar’da ve Ankara Radyosu’nda öğrenen İsmet Nedim, Fahri Kopuz, Halil Bedii Yönetken, Muammer Sun, Muzaffer İlkar, Refik Ahmet Sevengil, Ruşen Ferit Kam, Suphi Ziya Özbekkan, Şefik Gürmeriç’ten feyz almıştır.

«NEDİM» ADI

Bir radyo programında İsmet Saatçi’nin «Çoban Çesmesi» isimli şarkısını, şarkının söz yazarı olan Faruk Nafiz Çamlıbel ile birlikte dinleyen o zamanki Basın Yayın Genel Müdürü Refik Ahmet Sevengil, kendi aralarında İsmet Saatçi’nin soyadını tartışırlar. Radyo Evi’ne telefon ederek İsmet Saatçi’ye; Biz senin Saatçi olan Soyadını, babanın ismi olan Nedim ile değiştirdik. Bundan sonra senin sanatçı adın «İsmet Nedim» dir derler. O günden itibaren de İsmet Saatçi, İsmet Nedim adını kullanır.

İLK BESTESİ

İsmet Nedim’nin ilk bestesi; 1961 yılında bestelediği sözleri Faruk Nafiz Çamlibel’e ait olan «Çoban Çeşmesi» isimli muhayyer kürdi şarkıdır. İkinci bestesi ise; «Sarı gülüm korkmaz mı?» isimli, sözleri Mehmet Erbulan’a ait muhayyer kürdî şarkıdır. Pek çok bestesi hem kendisi, hem de diğer sanatçılar tarafından plaklarda ve filimlerde seslendilrilmiştir.

1977 tarihinde eşi, «İsmet Nedim’i İsmet Nedim yapan gizli, güzel kuvvetim», diye adlandırdığı Zeynep Hanım’la evlenmiştir. Dilâra Guay ve Dilruba Saatçi adlı iki kızı vardır.

Sanatçılar, düşünürler ve bilim adamları soluk almadıkları, kendilerini geliştirip yeniliyemedekleri yerlerde duramazlar. Yaratıcılık onların oksijenidir. Alışılmışın dışına çıkmış ve, Türk müziğine yenilik getirdiği için devamlı engellenmiştir. 1980 yıllarında İsmet Nedim Türkiyede yaratıcı ortamı bulamayıp Berline yerleşmiş, 1981 - 2003 yılları arasında Müzik okullarında Doçent olarak öğretim üyeliği yapmışdır. Halen Almanya’da yaşamaktadır.

Kaynak: Last.fm

Bu sayfada bulunan metinlerin kaynağı sonunda belirtilmiştir. İçeriklerin hatalı ya da uygunsuz olduğunu düşünüyorsanız lütfen bizi bilgilendirin.