İzel, 1969 yılında Yalova’da doğdu. İ.T.Ü. Devlet Konservatuarı’ndan mezun oldu, kemençe eğitimi aldı. Okul ve cemiyet korolarında yer aldı. Türkiye’yi, 1991 senesinde, İtalya’da düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması´nda Reyhan Karaca ile birlikte seslendirdiği İki Dakika adlı şarkı ile temsil etti. İzel, 1993 senesinde Kuşadası Altın Güvercin Müzik Yarışması’nda birincilik ödülünün sahibi oldu.

1991 yılının sonlarına doğru üç tane üniversite öğrencisi, Ajda Pekkan’la Almanya’ya ön grup olarak turneye çıktı. Hiçbir beklentileri olmadığı halde üç genç, ülkelerine döndüklerinde bir anda ünlü oldu. Şarkıları dillerde dolaştı. Duruma bakıp bir albüm yaptılar. Albüm bir milyon barajını aşmayı başardı. Özellikle Dönmelisin dönemin genç assolisti Sibel Can tarafından sahnede sıkça okundu .Ama bu üç genç her ne kadar umut vaad etse de beklenmeyen bir gelişmeyle Çelik Erişçi gruptan ayrıldı .Buna aldırmayan İzel ve Ercan Saatçi bir albüm daha yaptı. İşte Yeniden’le her ne kadar İzel-Çelik-Ercan kadar sükse yapamasalar da 800 binlik satış elde ettiler. Ardından İzel bilinmeyen nedenlerden dolayı piyasaya dayanamayıp kendi kabuğuna çekilme kararı aldı.

İzel, şarkıcılık defterini kapattığını sansa da Ercan Saatçi ve diğer müzisyen dostları İzel’in yakasını bırakmadılar. Israrlara dayanamayıp İzel, Ercan Saatçi’yle çalışmaya başladı. İzel’i bu çalışmasında Kenan Doğulu- Emel Müftüoğlu- Yıldız Tilbe gibi isimler yalnız bırakmadı. Aykut Gürel’i de yanına alan Ercan Saatçi, İzel’e başarılı bir prodüksiyon yaptı. Artık İzel takdir edilen bir yorumcuydu. Hasretim’le büyük çıkış yapan İzel’in hitleri kesilmedi. Ardından Yakışıklım ve Ah Yandım geldi. O yıl İzel Altın Kelebek ve MGD ödüllerini En İyi Kadın Pop Sanatçısı sıfatıyla aldı.

İzel, böyle başarılı bir albümden sonra bu başarıyı düşürmemek zorundaydı. Herkes Ercan Saatçi ve Aykut Gürel’le çalışacağını düşünse de öyle olmadı ve İzel, Mustafa Sandal’ı seçti. Albüm ilk çıktığında Mustafa Sandal’ın İzel’e verdiği Emanet, Eyvallah, Geyik Çıkabilir, Bekle Biraz, Sır şarkıları dönemin müzik seviyesinin çok üzerinde olmaları nedeniyle pek tutmadı ve bu gelişme hem İzel’in plak şirketi Raks Müzik bünyesindeki Plaza Müzik’i, hem İzel’i, hem de Mustafa Sandal’ı derinden etkiledi. Bu gelişmeden sonra İzel ve Mustafa Sandal’ın arası bozuldu. Tam bu sırada İzel, bir Çelik Erişçi bestesi olan Kızımız Olacaktı’yı keşfetti ve hemen klip çekti. İzel’in tahmini gerçekleşti ve İzel’in albümü geç de olsa patladı. Albüm satışı 200 binden 450 bine fırladı. İzel’in de kariyerindeki çıkışı sürdü. Bu çıkışa rağmen İzel, bu albümle ilgili olarak, albümün çok modern bir çalışma olduğunu, ancak dönem için henüz erken bir müzik yapısına sahip olması nedeniyle, albümdeki çoğu şarkının tutmadığını ve bu nedenle bu albümün içinde hep bir ukte olarak kaldığını söyler.

İzel, yine plak şirketiyle yeni umutlarla albüm çalışmasına başladı. Plak şirketi el değiştirdi ve Universal Müzik oldu. İzel’in yeni keşfi ise Altan Çetin isimli genç besteci oldu. İzel, önceki albümünde genç bestecinin bir bestesini de seslendirmişti. Kimse o dönemde bu genç besteciye bel bağlamasa da İzel, onu sahiplendi ve tüm albümü onunla yaptı. Albümün çıkış şarkısı Yok Yere, çizgisiyle Türk Pop Müziği’nde büyük patlamalara neden oldu. İzel bu albümüyle 800 bin satış barajına yaklaştı ve kariyerinin en güzel günlerini yaşamaya başladı. Ardından deprem felaketinden sonra duruldu ve herkesin acısına ortak oldu. Bu gelişmeden sonra yeni umutlarla Yelken şarkısına klip çekti ve bu şarkı da başarılı oldu. Ardından 2000 yılında bu albüm yeniden düzenlendi ve yeniden piyasaya sürüldü.

İzel, Bebek albümünü tesadüfen Altan Çetin’le yaptı. İzel’in albüm zamanından kısa bir süre önce genç besteciyle arası bozuldu.Universal Müzik aracıyla bir araya gelen ikili orada barışıp, albüm yapmaya başladı. Yine İzel albümü aynı isimle yaptı. Albümle aynı adı taşıyan çıkış parçası Bebek ritmiyle ve ilginç sözleriyle patlama yapmayı başardı. Ancak İzel albüm promosyonunu yaptıktan sonra ülkeyi terketme kararı aldı ve Amerika Birleşik Devletleri’ne gitti. Müziği bırakma aşamasına gelen İzel, Amerika’dan Almanya’ya geçti ve orada müzikten ayrı kalamayıp yeni çalışmalarla Türkiye’ye döndü.

İzel, Almanya’da aldığı dans derslerinden sonra yeni albümünde bunu denemeye karar verdi ve dansçılarla klip çekti. Bu projeleri çok sevilse de İzel, dans tutkusu yüzünden albümüne önem vermedi ve albüm çok satmadı. Kendi yapım şirketinden çıkardığı albüm olmakla birlikte bu albüm repertuar açısından sağlam parçalar içerse de diğer albümler kadar başarılı olamadı.

İzel, o yıl yeni bir plak şirketiyle anlaştı :Avrupa Müzik. Avrupa Müzik son yılların en başarılı plak şirketleri arasında çoktan yerini almıştı. Hemen çalışmalara başlayan İzel, Emel Müftüoğlu’nun albüm kaydında Sezen Aksu ve şimdiki aranjörü Sinan Akçıl’la tanıştı. Sezen Aksu’nun Bir Dilek Tut Benim İçin parçasıyla çıkış yapan İzel yine eski başarısını yakalamayı başardı. İzel bu albümle daha da olgunlaştı.

İzel, sahnedeki 20. yılı şerefine bir albüm çalışmasına başladı. İzel’in bu albümünde genel olarak duygu dolu aşk şarkıları yer aldı. Bu şarkıların mimari İzel’in eski aranjörü Sinan Akçıl’dır. Yakın zamana kadar aşk yaşayan İzel ve Akçıl, albüm çıktıktan kısa bir süre sonra ayrıldılar. Gurur şarkısıyla yine duygusal parçaların kadını olduğunu herkese yeniden hatırlatan İzel, 2010 yılının Mayıs ayında Jazz Nağme isimli Türk Müziği’nin unutulmaz eserlerini yeniden yorumladığı bir albüm çıkarmıştır.Anne ve babasına verdiği söz sonucu kendisi için özel yeri olan sanat müziği sarkılarını yorumlamıştır.albümde ayrıca «baba beni maziye götür»isimli söz ve bestesi izel’e ait bir sarkı da bulunmaktadır.

Kaynak: Last.fm

Bu sayfada bulunan metinlerin kaynağı sonunda belirtilmiştir. İçeriklerin hatalı ya da uygunsuz olduğunu düşünüyorsanız lütfen bizi bilgilendirin.