Bize Katılın
© 2016 fazlamesai
Selim Işık 15/05/1975 tarihinde, Sivas Suşehri Olucak Köyü’nde doğdu. Yıl 1989... TRT’de rastgele karşısına çıkan Metallica - One, onun hayatını değiştirecekti.Artık gerçekten müzik dinleyecek ve gitar çalmaya ilgi duyacaktı.
1993 yılında Gitarda Selim ve Muharrem,davulda Fatih olmak üzere ''Predator'' adlı bir thrash metal grubu kurmuşlardı.1995 yılında kendi istediğini yapmaya daha yakın olabileceği bir ikinci el Maison elektro gitarı ona annesi almıştı. Bu dönemde Predator grubuna bir basçı almaya karar verirler.Ömer İlyas Güney’i de gruba dahil ederek yollarına devam etmeyi düşünürken; Ömer, diğer grubu olan ''Ada Ekspresi'' ne Selim’i davet eder.
Yıl 1996... Böylece Selim ve ''Ada Ekspresi'' için çok önemli bir adım atılmış oldu. Katılımcı ruhunun ve gelişimciliğinin geri beslemesini Ada Ekspresi’nden alabileceğini düşündüğü için bu gruba daha fazla önem vermeye başlamıştı. Grubun diğer elemanları da aynı gelişimci ruha sahipti.Gitar:Erhan Turan Bas:Ömer İlyas Güney Davul:Alper Yazıcı [Davulda Levent Bursalı Vokalde de Sadi Baydar daha sonradan grupta yeraldılar.] Ada Ekspresi, Türkçe Sözlü Progresif Metal grubuydu.
Bu gelişmeler Selim’i daha çok müziğe bağlıyor ve artık 1996’da kazandığı Marmara Üniversitesi Elektronik Bölümü ikinci planda kalıyordu. Okulda öğrenciler diyotlarla uğraşırken Selim, La Majörün ilgili minör çeşitleriyle haşır neşir olduğundan yanlış yerde olduğunu anlamıştı. Ne var ki bu dönemlerde Ada Ekspresi çalışmaları grup elemanları hiç istemese de disiplinli gitmiyordu. Selim, farklı bir yönelimle bu durumdan hafif sıyrıklarla kurtulmaya çalışıyordu. Bu yönelim, Türkiye’de az dinlenen grup müziğinin dışına çıkıp, daha popüler olan müzik tarzında çalışmalar yapmaktı. Teoman Topçu’yla tanışması, bu yönde önemli bir adımdı. Teoman, kendi demosunu çıkarmaya çalışıyor ve Selim’le sık sık görüşüyordu. Uzun çabalar sonucu önemli sayılacak, gözle görülebilen(!) ilk çalışmalar ortaya çıkarabilmişlerdi.
Bir demo kaydı... Demo 2 parçadan oluşuyor: Necati Topçu ve Esra Genel bestesi ve Selim’in ilk aranje çalışması olan Sonsuza Dek Ağlarım ve Selim’in ilk beste çalışmalarından Mohikan.Edindiği tecrübeleri paylaşma fikrini hayata geçirmek için ders vermeye başladı. 2001 de ''Crash And Burn'' grubuna dahil oldu.Bas: Selim Eralp Davul: Erhan Çabuk Gitar: Özgür arslan. Çeşitli bar programlarından sonra maddi zorluklar nedeniyle grup değiştirerek ''Trip'' adlı grubta solo gitar çalmaya başladı.
Yıl 2002... GitarVokal:Serhat erkal Davul: Sedat Özbek. Evet, bu tarz çalışmalar Selim’in yapmak istediği müziği barındırmasa da kendi içindeki müziğe yatırım yapabileceği düşüncesiyle devam etti. Ada Ekspresi nin çeşitli nedenlerden müziğine eğilememesi Selim’i kendi projelerine yönlendirdi.YAZGI böyle başladı..selim ışık bu güne kadar bir çok gurupta görev almıştır
Selim Işık’ın Yazgı albümü ile ilgili değerlendirme yazısı
“Türkiye’deki rock müzik gruplarının azınlığı ve alternatif rock’ın giderek rock müziğinin yerini alması sonucunda Selim Işık’ın yaptığı bu albüm, progressive rock müziğinin halen var olduğunu ve bu türün Türkiye’de de yapılabileceğinin kanıtı adeta.*”
Beğenilerinize sunulan Selim Işık’ın bu demo albümü Türkiye’de Türkçe sözlü progressive rock müzik de yapılıyormuş düşüncesini getiriyor akla. İlk dinlediğinizde bu kayıtlar hatrı sayılır paraların yatırıldığı şirketlerden Sony, Üniversal ya da Emi’den mi çıktı acaba diyorsunuz. Oysaki evde, bilgisayar ortamında oluşmuş bir emeğin ürünü olduğunu öğrendiğinizde şaşkına dönüyorsunuz. (Kayıtların tamamı cake walk ve sound forge ile davullar ise fruity loops ile yapılmış.) Selim Işık, parçanın herhangi bir yerinde attığı büyüleyici sololar, sürekli modülasyon, değişen ritmik öğeler ve dinamizm ile muhteşem bir platform sunuyor dinleyicilere. Üstelik gitarda iddialı görünmesine rağmen çalgısının bir amaç değil araç olduğunu ifade ediyor. Bu demo albümde davulla gitarın uyumunu, sürekli devinimi, çeşitliliği yani müziğe dair aradığınız her şeyi bulabiliyorsunuz. Bir de bakıyorsunuz ki, bu artık onun yazgısı olmaktan çıkmış ve sizin yazgınız oluvermiş. Müziğin asiliği, hükmedişi, mevcut sisteme karşı duruşu, rock müziğe olan sevginizi en üst seviyeye çıkarıyor. Müziğe yeni başlamış kişiler için, ezgisel hafızalarını tam anlamıyla genişletecek ve yeni çalışmalarında onlara örnek teşkil edecek bir progressive rock tanıtım albümü olma özelliğini de yanında getiriyor. Müziğinde bu aşamalara gelene kadar pek çok tarzlarda çalışmak zorunda kalan ama özde yapmak istediği müziği asla unutmayan sanatçı, yıllardan beri arayışları ve idealleri doğrultusunda ısrarla içindeki müziği anlama ve icra etme yoluna gitmiştir. Sözlerdeki anlam ve söyleyiş güzelliği kimi zaman müziğinin önüne geçse de amacından asla şaşmadan sizi yeniden ezginin kollarına atıverir. Daha önceki müzik sohbetlerimizde Selim Işık’ın sık sık üzerinde durduğu ve vurgulayarak söylediği bir söz vardır: “Kendi müziğimizi yapmalıyız. İyi bir müzisyen üretken olmalıdır. Yorumculuk ikinci plandadır. Hatta bazen yorumculuk taklit etmekten öteye gitmez.” Kimileri bu taklit söylemine karşı gelseler de doğruluk payının da yadsınamayacak kadar büyük olduğunu düşünüyorum. İlk solo albümü olan yazgı, yıllar süren bir birikimin, yaşanmışlığın olgun ürünlerini veriyor bizlere. Albümde söz-müzik-düzenleme Selim Işık’a ait. Davullarda ve gitarda yine kendisi Bass gitarda ise Umut Yenilmez vardır. Read more on Last.fm. User-contributed text is available under the Creative Commons By-SA License; additional terms may apply.
Kaynak: Last.fm
Bu sayfada bulunan metinlerin kaynağı sonunda belirtilmiştir. İçeriklerin hatalı ya da uygunsuz olduğunu düşünüyorsanız lütfen bizi bilgilendirin.